Bütün dünyayı kasıp kavuran korona virüs sonunda Türkiye’de de görüldü. 13 Mart 2020 itibarı ile 2 hasta var. Umarım sayı daha da fazla artmaz. Ama bu aslında bize bağlı, yani bizim alacağımız önlemlere…

Türkiye’de virüs yüzünden 16 Mart’tan itibaren okullara 2 hafta ara verildi. Üniversiteler 3 hafta tatil. Ve akşam saatlerinden itibaren öğrencilerin çoğu bir şekilde memleketlerine dönmeye başladı. Bu da virüsün yayılmasını ne kadar etkiler bilemiyoruz :(

Aslında şu an ortamda 2 tür insan var. Fazla rahat olup hiç bir önlem almayanlar ve fazla panik olup önlem alacağım diye eczaneleri,marketleri yağmalayanlar. Maalesef ikisi de virüsün daha çok yayılmasına sebep olacak şeyler.

Fazla! rahat olup “bana bir şey olmaz nasıl olsa yaşlı da değilim” mantığında olup halen toplu yerlere girip çıkan, tokalaşan sarılan herkes bir şekilde virüsü yaymaya devam ediyor maalesef. Kendisi genç olabilir ama yayılmasına yardım ettiği virüs yüzünden, birinin annesi babası nenesi hasta olup ölebilir. Bunun sorumluluğunu almak zorundayız.

Fazla panik olup marketlere eczanelere koşan ve 1 ürünle yetinmeyip stok yapanlar ise yine hem kalabalıktan dolayı virüsün daha da yayılma riskini artırıyor hem de bu malzemelere gerçekten ihtiyacı olan insanları zor durumda bırakmış oluyorlar. Misal sağlık görevlisi yada kanser hastası olup gerçekten maske takmak zorunda olanlar gibi…İtalya’da hastaneden maske çalanlar olduğu, hastanedeki sağlık görevlilerinin maske bulamadıkları söyleniyor. Yada markete gidip bütün bebek mamalarını stoklayanlar, sadece kendisinin değil başkalarının da bebeği olduğunun farkında mı acaba?

Yine İtalya’dan örnek verecek olursak ilk hafta 4 kişi, bir sonraki hafta 650 kişi 1 hafta sonra 3800 daha sonra 10000′ leri buluyor. Bu ne demek ? Bu şu demek: Bu hastalığın bulaşıcılığı çok fazla. Ve maalesef bu şekilde katlanarak bulaştığında hastaneler bir yerden sonra yetersiz kalıyor. Artık sadece koronavirüslü hastalara bakmak zorunda kaldıkları için acil olan diğer hastalar, trafik kazaları vs hepsi maalesef bir kaos içinde kalıyor. Çin Hükümeti bunu öngörüp Wuhan kentinde salgın başlar başlamaz 10 günde 1000 yataklı bir hastane inşa etti. Ama tüm ülkeler bunu yapacak kapasitede değil maalesef ve bu küresel bir salgın.

Sonuç olarak yapmamız gereken şey aslında basit. İki hafta gerçekten mecbur kalmadıkça evden çıkmamak. Bu arada bazı uzmanlar tamamen eve kapanıp hareketsiz kalmanın da, hem depresifliği artıracağını hem de bağışıklık sistemini daha da olumsuz etkileyebileceğini söylüyor. Kalabalık olmayan açık hava mekanlarına, yürüyüşlere, (dışarıda)spora gidilebileceğini önerenler de var. Ayrıca sürekli olumsuz haberler dinleyip izleyerek özellikle çocukların olumsuz etkilenmesini önlemek gerekiyor. hayat devam ediyor. Gülmeye, eğlenmeye ve mizaha da ihtiyacımız var kısacası.

Türkiye virüs ile şu ana kadar gerçekten başarılı bir şekilde mücadele etti. İnşallah bundan sonraki süreç de başarılı bir şekilde devam eder ve bir an önce aşı, ilaç ne ise bulunur. Hatta keşke Türk bilim insanları bulsa :)

Not : Bu yazıyı yazdığım sırada şöyle bir haber vardı: Tıktık